Gent cezaevinde aşırı kalabalık nedeniyle bir yıldır etkinlikler askıya alındı
Cezaevinde grup sporları ve kültürel faaliyetler yapılamıyor, mahkumlar insanlık dışı koşullarda tutuluyor.
Gent cezaevinde aşırı kalabalık nedeniyle bir yıldır etkinlikler askıya alındı
Cezaevinde grup sporları ve kültürel faaliyetler yapılamıyor, mahkumlar insanlık dışı koşullarda tutuluyor.
Gent Cezaevi'nde aşırı kalabalık nedeniyle bir yılı aşkın süredir grup sporları ve kültürel etkinlikler gerçekleştirilemiyor. Cezaevinde kapasitelerin çok üzerinde mahkum bulunurken, personel eksikliği nedeniyle faaliyetlerin devam etmesi mümkün olmuyor. Gent Cezaevi Denetim Komitesi, mahkumların günün büyük bir bölümünü aşırı kalabalık hücrelerde geçirdiğini belirterek, “Bu durum tamamen insanlık dışı” açıklamasını yaptı. Cezaevi yönetimi ise “Yeni personel alımları devam ediyor” şeklinde yanıt verdi.
Aşırı Kalabalık ve Personel Eksikliği
Şubat 2024’ten itibaren Gent Cezaevi’ndeki tüm spor ve kültür faaliyetleri askıya alındı. Karar, cezaevi yönetimi ve sendikalar arasında yapılan istişareler sonucu alındı. Güvenlik personeli, etkinliklerin sürdürülebilmesi için ek destek talep etti, ancak cezaevindeki aşırı kalabalık nedeniyle bu mümkün olmadı. Cezaevi Müdürü Ann Demeyer, “Personel seçim süreci uzun sürüyor. Birini işe almak yaklaşık üç ay alıyor ve işgücü piyasasında ciddi bir daralma var” dedi.
ACV sendikasından Frank Conings ise bu sorunun tüm Belçika cezaevlerinde yaşandığını belirterek, “Bir süredir işe alımların hızlandırılmasını talep ediyoruz” dedi.
9 Metrekarelik Hücrede 3 Kişi
Cezaevinin kapasitesi yaklaşık 300 kişi için planlanmışken, şu anda zaman zaman 500'e kadar mahkum barındırılıyor. 9 metrekarelik tek kişilik hücrelerde üç kişi kalıyor, biri yerde yatmak zorunda kalıyor. Tuvalet, hücrenin içinde yer yatağının hemen yanında bulunuyor. Gece boyunca tuvaleti kullanmak isteyen mahkumlar, hücre arkadaşlarının üzerinden geçmek zorunda kalıyor. Gent Denetim Komitesi Başkanı Pierre Lefranc, “Aşırı kalabalığın kokusunu bile alabiliyorsunuz. İnsanların yaşadığı bu koşullar kabul edilemez” dedi.
Cezaevi Hakları ve Sosyal Entegrasyon
Denetim Komitesi, grup faaliyetlerinin askıya alınmasının mahkumlar üzerinde olumsuz bir etkisi olduğunu belirtiyor. Mahkumlar, yalnızca günde bir saat açık havada yürüyüş yapabiliyor, geri kalan zamanlarını son derece sıkışık hücrelerde geçirmek zorunda kalıyorlar.
De Rode Antraciet’ten Els Tijskens, “Ceza, özgürlükten yoksun bırakılmak olmalıdır, ancak mahkumların spor ve kültürel etkinliklere erişimi de temel hakları arasındadır” dedi. Örgüt, cezaevlerindeki psikolojik desteğin ve sosyal entegrasyon faaliyetlerinin artırılması gerektiğini vurguluyor.
Küçük Ölçekli Gözaltı Evleri Çözüm Olabilir mi?
De Huizen örgütünden Bauke De Bie, mevcut cezaevi sisteminin artık sürdürülebilir olmadığını belirterek, “Büyük ölçekli cezaevleri yerine daha küçük gözaltı evlerine geçiş yapılmalı” dedi. Cezaevlerinde personel eksikliğinin ciddi bir sorun olduğunu belirten yetkililer, işe alım süreçlerinin yavaş ilerlemesi nedeniyle mahkumların temel haklarından mahrum kaldığını vurguluyor.
Els Tijskens ise, “Mahkumların çoğu bir gün serbest kalacak. Onlara insanca davranırsak, topluma daha sağlıklı bireyler olarak geri dönerler” diyerek cezaevi koşullarının iyileştirilmesi gerektiğini belirtti.
Halil Uygun