Yargıdan Sığınma Bakanı Van Bossuyt’a sert uyarı: “Hukuk devletinin temelleriyle çelişiyor”
Belçika yargısı, Göç ve İltica Bakanı Anneleen Van Bossuyt’un sığınmacılarla ilgili mahkeme kararlarını uygulamama yönündeki açıklamalarını sert bir dille eleştirdi. Yargıtay, Başsavcılar Koleji ve Mahkemeler Koleji, ortak bildiride bakanın tavrını “demokratik hukuk devleti için kaygı verici” olarak nitelendirdi.

Yargıdan Sığınma Bakanı Van Bossuyt’a sert uyarı: “Hukuk devletinin temelleriyle çelişiyor”
Belçika yargısı, Göç ve İltica Bakanı Anneleen Van Bossuyt’un sığınmacılarla ilgili mahkeme kararlarını uygulamama yönündeki açıklamalarını sert bir dille eleştirdi. Yargıtay, Başsavcılar Koleji ve Mahkemeler Koleji, ortak bildiride bakanın tavrını “demokratik hukuk devleti için kaygı verici” olarak nitelendirdi.
Belçika’da hükümet ile yargı arasında, sığınmacılar konusunda derinleşen kriz yeni bir boyut kazandı. Göç ve İltica Bakanı Anneleen Van Bossuyt (N-VA), devletin sığınmacılara barınma sağlamadığı için mahkeme tarafından verilen cezai tazminatları (dwangsom) ödemeyeceğini açıkladı. Bu açıklama, yüksek yargı organlarının sert tepkisini çekti.
“Hiç kimse yasanın üstünde değildir”
Yargıtay, Başsavcılar Koleji ve Mahkemeler Koleji tarafından yapılan ortak açıklamada, bakanın tutumu hukukun temel ilkeleriyle bağdaştırılmadı. Açıklamada şu ifadelere yer verildi:
- “Bir yürütme organı üyesinin kendisini yasanın üstünde görmesi, demokratik hukuk devletinin temel ilkeleriyle çelişmektedir. Mahkeme kararları tüm vatandaşlar ve hükümetler için bağlayıcıdır.”
- “Cezaları ödemeyi reddetmek, doğrudan kuvvetler ayrılığına ve hukuk devletine saldırıdır.”
- “Eğer hükümetler mevcut yasalardan memnun değilse, bunları değiştirmek için parlamentoya başvurabilir. Ancak kesinleşmiş mahkeme kararlarını uygulamamak kabul edilemez.”
Yargı ayrıca, bu yaklaşımın her vatandaşın kendi keyfine göre ceza ödememeyi seçmesine kapı aralayacağını ve hukukun temelini sarsacağını vurguladı.
Yıllardır süren kriz
Belçika, uzun süredir sığınmacılara yeterli barınma sağlayamadığı gerekçesiyle 10 binden fazla kez mahkûm edildi. Bu nedenle devlet, birçok davada günlük cezai tazminat ödemeye mahkûm oldu. Bir önceki hükümet döneminde dönemin Devlet Sekreteri Nicole de Moor (CD&V) da bu cezaları ödemeyi reddetmişti. Van Bossuyt, görevi devraldıktan sonra aynı çizgiyi sürdürdü: “Bu durumu devraldım, cezaları ödemeyeceğim. Bu parayı yapısal çözüm üretmek için kullanmak istiyorum.”
Van Bossuyt geri adım atmıyor
Yargının tepkisine rağmen bakan geri adım atmadığını açıkladı. Van Bossuyt, bütçesini cezaları ödemek yerine sığınma sistemini düzeltmeye ayırmak istediğini belirtti. Bakan, son haftalarda ilerleme kaydedildiğini savunarak, “Geçtiğimiz dört haftada Fedasil yalnızca 19 kez mahkûm edildi. Aynı dönemde geçen yıl bu sayı 146 idi” ifadelerini kullandı. Ayrıca, kalıcı çözüm için yeni yasal düzenlemeler hazırladıklarını duyurdu: “İltica sisteminde girişleri sınırlayacak, çıkışları hızlandıracak ve suistimalleri önleyecek adımlar atacağız. O zaman cezalar da sıfıra düşecektir.”
Demokratik tartışma büyüyor
Van Bossuyt’un tavrı yalnızca yargıdan değil, muhalefet partilerinden ve insan hakları örgütlerinden de yoğun tepki aldı. Hukukçular, bu yaklaşımın kuvvetler ayrılığına zarar verdiğini ve Belçika’nın uluslararası yükümlülüklerini ihlal ettiğini hatırlattı. Uzmanlar, yargı ile hükümet arasındaki bu gerilimin, Belçika’da hukuk devleti ve demokrasi tartışmalarını daha da alevlendireceğini belirtiyor.
Halil Uygun