Flaman değilseniz ya da çok yaşlıysanız şansınız az: Antwerp’te iş ve konut piyasasında ayrımcılık büyüyor
Göçmen kökenli, yaşlı ya da fiziksel engelliyseniz Antwerp’te iş bulmak ya da ev kiralamak oldukça zor. UGent ve VUB’un son araştırmaları, yapısal ayrımcılığın hâlâ ciddi bir sorun olduğunu ortaya koyuyor. Muhalefet yasal yaptırımlar çağrısı yapıyor.
Flaman değilseniz ya da çok yaşlıysanız şansınız az: Antwerp’te iş ve konut piyasasında ayrımcılık büyüyor
Göçmen kökenli, yaşlı ya da fiziksel engelliyseniz Antwerp’te iş bulmak ya da ev kiralamak oldukça zor. UGent ve VUB’un son araştırmaları, yapısal ayrımcılığın hâlâ ciddi bir sorun olduğunu ortaya koyuyor. Muhalefet yasal yaptırımlar çağrısı yapıyor.
Belçika'nın önemli şehirlerinden Antwerp (Antwerpen), işgücü ve kira piyasasında ayrımcılığın sürdüğü bir kent olarak yeniden gündemde. Ghent Üniversitesi (UGent) ve Brüksel Özgür Üniversitesi (VUB) tarafından gerçekleştirilen iki ayrı araştırma, etnik köken, yaş ve engellilik durumuna bağlı ayrımcılıkların sistematik şekilde devam ettiğini ortaya koydu.
İşgücü Piyasasında Yaş Ayrımcılığı Etnik Ayrımcılıktan Daha Kötü
UGent’ten Prof. Dr. Stijn Baert liderliğindeki ekip, işgücü piyasasındaki ayrımcılığı değerlendirmek amacıyla 600 pozisyona 1.200 hayali başvuru gönderdi. Başvurularda rastgele olarak etnik köken (isim üzerinden) ve yaş farkı oluşturularak cevap oranları karşılaştırıldı.
-
Flamanca bir isim taşıyan başvuru sahipleri, ortalama yüzde 35,3 oranında olumlu dönüş alırken;
-
Faslı, Ganalı, Slovak ya da Türk ismi taşıyan adaylara verilen olumlu yanıt oranı yüzde 31'de kaldı.
Bu fark, daha önceki yıllara göre küçük bir iyileşmeye işaret etse de yaş ayrımcılığı, çok daha dikkat çekici boyutlara ulaştı:
-
Altı ila on iki yaş daha yaşlı olan adaylar yalnızca yüzde 24 olumlu yanıt alırken, daha genç adaylar yüzde 40 olumlu dönüş aldı.
-
Bu fark, dört yıl önce sadece yüzde 3,8 iken bugün yüzde 16 puana yükselmiş durumda.
Prof. Baert'e göre bu bulgular, işverenlerin yaşlı çalışanlara karşı daha belirgin bir önyargı taşıdığını gösteriyor.
Kira Piyasasında Göçmenler ve Engelliler Dezavantajlı
VUB’dan Pieter-Paul Verhaeghe ve Elif Beyza Dinçer’in yürüttüğü araştırmada ise kira piyasasındaki ayrımcılık mercek altına alındı. Immoweb üzerinden yapılan simülasyon başvurularında göçmen kökenli ya da fiziksel engelli bireylerin, ev gösterim daveti alma oranları değerlendirildi.
-
Belçikalı isme sahip kişiler yüzde 36 oranında davet alırken, göçmen kökenli isim taşıyanlar için bu oran yüzde 29’a düşüyor.
-
Faslı, Türk ve Kongolu isimler ayrımcılığın en çok görüldüğü gruplar olurken, Romanyalı isimler daha az olumsuzlukla karşılaştı.
Araştırmanın çarpıcı bir bulgusu ise telefon yoluyla yapılan başvurularda ayrımcılığın daha fazla olması. E-posta başvurularında ayrımcılık azalırken, doğrudan iletişimde önyargıların daha açık hale geldiği belirtildi.
Engelli Kiracılar Görüşmeye Çağrılmıyor
Engelli bireyler, konut piyasasında en dezavantajlı gruplardan biri:
-
Tekerlekli sandalye kullanan bireyler yalnızca yüzde 28 oranında davet edilirken,
-
Görme engelli bireyler (yardım köpeğiyle birlikte) yüzde 32 davet alabiliyor.
-
Engeli olmayan bireylerde bu oran yüzde 42.
Ev sahiplerinin, bu bireyler için gerekli olan “makul düzenlemelerden” kaçındığı görülüyor.
Siyasi Tepkiler ve Reform Talepleri
Muhalefet partisi Groen, sadece farkındalık oluşturmanın artık yetersiz olduğunu belirtiyor. Parti liderlerinden Bogdan Vanden Berghe ve Belediye Meclisi Üyesi Ariane Giraneza şöyle konuştu: “Bu raporlar tüm cephelerde alarm veriyor. Artık harekete geçme zamanı. Israrcı komisyonculara ve ayrımcılığı sürdüren şirketlere karşı yasal ve mali yaptırımlar uygulanmalıdır.”
Antwerp Belediye Meclisi’nin Fırsat Eşitliği ve İstihdamdan Sorumlu Üyesi Lien Van de Kelder (Vooruit) ise şu ifadeleri kullandı: “Ayrımcılığın hiçbir türü kabul edilemez. Ama büyük çoğunluğun da bu hataya düşmediğini belirtmeliyim. Özellikle yaş ayrımcılığı verileri beni şok etti. Şu anda işverenlerle birlikte oluşturduğumuz Antwerp İş Planı'na bu veriler doğrudan dahil edilecek.”
Kira piyasasına dair ise Van de Kelder, sert ayrımcılığa devam eden küçük bir emlakçı grubuna disiplin soruşturması açılabileceğini ve uzaklaştırma dâhil yaptırımların masada olduğunu belirtti. Farkındalığın halen önemli bir araç olduğunu da ekledi.
Halil Uygun