Flaman Bölgesi’nde “Paralel Toplumlar” alarmı: Bakan Crevits 200 bin euroluk araştırmayı başlattı – Beringen, Heusden-Zolder ve Zele mercek altında


Bazı Flaman belediyelerinde etnik, kültürel ve dini temelli ayrışmanın arttığı iddiası üzerine İçişleri Bakanı Hilde Crevits geniş kapsamlı bir araştırma başlatıyor. Maden bölgelerinde büyüyen göçmen mahalleleri, eğitimde ayrışma, ekonomik eşitsizlikler ve dışlanma riski, yeni çalışmanın odak noktalarından olacak.
Flaman Bölgesi’nde “Paralel Toplumlar” alarmı: Bakan Crevits 200 bin euroluk araştırmayı başlattı – Beringen, Heusden-Zolder ve Zele mercek altında

Flaman Bölgesi’nde “Paralel Toplumlar” alarmı: Bakan Crevits 200 bin euroluk araştırmayı başlattı – Beringen, Heusden-Zolder ve Zele mercek altında

Bazı Flaman belediyelerinde etnik, kültürel ve dini temelli ayrışmanın arttığı iddiası üzerine İçişleri Bakanı Hilde Crevits geniş kapsamlı bir araştırma başlatıyor. Maden bölgelerinde büyüyen göçmen mahalleleri, eğitimde ayrışma, ekonomik eşitsizlikler ve dışlanma riski, yeni çalışmanın odak noktalarından olacak.

FLAMAN BÖLGESİ’NDE PARALEL TOPLUMLAR ARAŞTIRMASI BAŞLADI: AYRILIK MI, DOĞAL YOĞUNLAŞMA MI?

Flanman Bölge Hükmeti İçişleri Bakanı Hilde Crevits, bazı belediyelerde gözle görülür hâle gelen kültürel, etnik ve dini ayrışma nedeniyle “paralel toplumlar” araştırması başlattı. 200 bin avroluk bütçeyle şubat 2025’te başlayacak çalışma, hem büyük metropollerde hem de özellikle maden geçmişine sahip orta ölçekli belediyelerde artan sosyal ayrışmayı inceleyecek.

Araştırma; Antwerpen, Gent ve Brüksel’in yanı sıra Beringen, Heusden-Zolder ve Zele gibi belediyelerde belirli toplulukların giderek kendi içine kapalı bir yapıda yaşadığı iddiası üzerine planlandı.

Bakanlık açıklamasında, “Aşırı ayrışma sosyal uyumu zedeler, yanlış bilgi ve güvensizlik oluşturur; en uç noktada ise toplumun farklı gruplara ayrılmasıyla sonuçlanabilir” ifadeleri yer aldı.

TARİHSEL ARKA PLAN: MADEN KENTLERİNDE DOĞAL YOĞUNLAŞMA

Beringen ve Heusden-Zolder gibi Limburg maden havzası şehirleri, 1950’lerden itibaren Türkiye, İtalya, Fas ve İspanya’dan büyük işçi göçü aldı. Türk toplumu, özellikle Beringen-Mijn, Heusden-Cité, Waterschei, Meeuwenbos gibi mahallelerde yoğunlaştı.

Sosyologlara göre bu mahalleleşme şu sebeplerle oluştu:

  • Aynı işyerlerinde çalışan göçmenlerin aynı lojmanlara yerleştirilmesi
  • Akraba ve hemşeri zincirleriyle gelen yeni göç dalgaları
  • Dil ve kültür ortaklığı
  • Ekonomik imkanların sınırlılığı
  • Kiraların ve konutların uygun olduğu bölgelerin tercih edilmesi

Bugün bu mahallelerde camiler, dernekler, kültürel merkezler, Türk marketleri, kahvehaneler ve işletmeler yoğunlaşmış durumda. Bu durum devlet tarafından bazen bir zenginlik, bazen ise “toplumsal ayrışma riski” olarak değerlendiriliyor.

 

BAKANLIKTAN SERT UYARI: “TEMAS AZALIRSA GÜVENSİZLİK VE DÜŞMANLIK ARTAR”

Araştırmanın temel gerekçesi, bakanlığın hazırladığı çerçeve metinde açık sekilde ifade edildi:

  • “Yeni gelenlerin kendi topluluklarını araması doğaldır, bu bir davranış refleksidir.”
  • “Ancak bu durum aşırı hâle gelir ve insanlar uzun süre sadece kendi topluluklarıyla temas hâlinde kalırsa, toplumun bütünlüğü tehdit altına girer.”
  • “Dış dünya ile temas azaldıkça yanlış bilgi, önyargı ve kutuplaşma artabilir.”

Bakanlık özellikle okullar, mahalleler, dernekler, sosyal etkinlikler ve ticari hayat üzerindeki etkilerin araştırılacağını açıkladı.

BELEDİYE BAŞKANLARI: “AYRI YAŞAYAN TOPLULUKLAR VAR, AMA ÇÖZÜM DİYALOG”

Mario Borremans, Heusden-Zolder Belediye Başkanı:

“Bizim ayrışmamız tarihsel. Türk ve İtalyan topluluğu burada 60 yıllık kök salmış durumda. Bu insanlar toplumun parçasıdır, ancak mahallelerde kapalı yapılar oluştuğu da doğru. Planlama, eğitim ve sosyal buluşma alanlarında daha fazla araç istiyoruz.”

Thomas Vints, Beringen Belediye Başkanı:

“Beringen’de büyük bir Türk nüfusu var. Yıllar içinde belirli mahallelerde yoğunlaştılar ve bu mahalleler adeta kendi altyapısını oluşturdu. Burada sorun yok; ancak birlikte yaşamanın güçlenmesi için topluluklar arası temas artmalı. Birbirimiz hakkında konuşmak yerine birbirimizle konuşmalıyız.”

Hans Knop, Zele Belediye Başkanı:

“Türk topluluğu burada da büyük. Farklı topluluklar genellikle birbirinden ayrı etkinliklere katılıyor. Biz amacın yalnızca ‘yan yana yaşamak’ değil, ‘birlikte yaşamak’ olması gerektiğini düşünüyoruz.”

UZMANLARDAN UYARI: “KUTUPLAŞMA RİSKİ VAR, MEVCUT BİLGİYİ KULLANIN”

SAAMO Limburg’un Genel Direktörü Claudia Mellebeek, araştırmanın değerli olduğunu ancak riskleri bulunduğunu söyledi:

  • “Bu konu zaten 20 yıldır akademide ve sahada inceleniyor. Yeni bir çalışma iyi olabilir ama mevcut bilgiyle uyumlu olmalı.”
  • “Farklılıkları çok fazla öne çıkarmak ters teper. Ortak değerleri vurgulamak daha etkili.”
  • “STK’ların bilgi ve tecrübesi devreye sokulmalı.”

Uzmanlara göre riskler şunlar:

Toplulukların “şüpheli grup” gibi gösterilmesi
Kutuplaşmanın artması
Toplumun ‘biz ve onlar’ şeklinde ayrılması
Eğitim ve konut politikalarında yanlış uygulamalara yol açılması

VLAAMS BELANG KARŞI ÇIKTI: “ARAŞTIRMA DEĞİL, SERT POLİTİKA GEREKİR”

Aşırı sağ İslam karşıtı ırkçı Vlaams Belang (Flaman Çıkarları) Partisi ise çalışmaya karşı çıkıyor.

Flaman Parlamentosu Vlaams Belang Partisi Grup Başkanı Chris Janssens, “Herkes gettolaşmanın olduğunu biliyor. 3 yıllık araştırma zaman kaybı. Bu çalışma, solun ‘süper çeşitlilik’ romantizmine teslim olmamalı” dedi. Parti, göçü sınırlandıran daha sert politikalar çağrısında bulundu.

ARAŞTIRMANIN İKİ AYAĞI

  1. Mevcut paralel toplumların haritalandırılması
    • Dini, kültürel ve etnik yoğunlaşma olan mahalleler
    • Eğitimde ayrışma düzeyi
    • Sosyo-ekonomik göstergeler
    • Yerel yönetimlerle görüşmeler
    • Sahada sosyolojik gözlemler
  2. Pilot uygulamalar
    • Belediyelerde kültürler arası temas projeleri
    • Karma okul modelleri
    • Mahalle içi sosyal buluşma programları
    • Gençlik çalışmaları
    • Kadın odaklı entegrasyon çalışmalarında yeni yaklaşımlar

Sonuçların 2029’da tamamlanması bekleniyor.

Halil Uygun

Etiketler:





Bu site çerez kullanıyor. Siteye göz atmaya devam ederek çerezleri kullanmamızı kabul etmiş oluyorsunuz. Şartlar ve Koşullar