Avrupa’nın dış sınırlarında 120.000 'Geri itme': İnsan hakları ihlalleri artıyor
Avrupa'nın dış sınırlarında 2024 yılında 120.000’den fazla göçmen geri itildi. İnsan hakları örgütleri, şiddetli sınır dışı uygulamaları ve aşırı güç kullanımını raporluyor.
Avrupa’nın dış sınırlarında 120.000 'Geri itme': İnsan hakları ihlalleri artıyor
Avrupa'nın dış sınırlarında 2024 yılında 120.000’den fazla göçmen geri itildi. İnsan hakları örgütleri, şiddetli sınır dışı uygulamaları ve aşırı güç kullanımını raporluyor.
Avrupa'nın Dış Sınırlarında 120.000 'Geri İtme': 'Aşırı Güç Kullanılıyor'
İnsan hakları örgütleri, Avrupa sınırlarında göçmenlere yönelik şiddeti rapor ediyor. 2024 yılında, Avrupa’nın dış sınırlarında 120.000’den fazla göçmen, Avrupa Birliği’ne girmeden geri itildi. Bu veriler, 11.11.11 ve diğer insan hakları örgütleri tarafından hazırlanan bir raporda yer aldı.
İnsan Hakları İhlalleri ve Aşırı Güç Kullanımı
11.11.11’den göç uzmanı Flor Didden, sınır dışı uygulamaları sırasında göçmenlere karşı ağır insan hakları ihlalleri yaşandığını belirtti: “İnsanlar metal çubuklarla dövülüyor ve elektroşok veriliyor” diyerek, sınırda aşırı güç kullanımına dikkat çekti.
'Geri İtme' Nedir?
‘Geri itme’, göçmenlerin fiziksel olarak sınır dışına itilmesi ve iltica başvurusu yapmalarının engellenmesi anlamına geliyor. Bu tür uygulamalar, denizde sahil güvenlik tarafından veya kara sınırlarında gerçekleşiyor. Ancak, göçmenlerin koruma başvurusu yapmalarını engellediği için uluslararası hukuk gereği yasadışıdır.
2024 Verileri ve Ülkeler Arası Farklar
2024 yılı boyunca Avrupa’nın dış sınırlarında toplam 120.457 geri itme tespit edildi; bu, günde yaklaşık 300 kişiye tekabül ediyor. Göçmenler, sıklıkla terk edilmiş bir şekilde bırakılıyor, bu da pek çok trajik ölüme yol açıyor. Türkiye ile kara sınırını paylaşan Bulgaristan, 52.534 göçmenle en fazla geri itmenin yaşandığı ülke oldu. Yunanistan’da denizde 14.482 geri itme tespit edilirken, Polonya sınırında ise 13.600 geri itme yaşandı.
Şiddet ve Ölümler
11.11.11’in raporuna göre, sınır dışı edilen göçmenler sıklıkla şiddete maruz kalıyor. Göç uzmanı Flor Didden, “Aşırı şiddet kullanılıyor,” dedi. Didden, göçmenlerin “metal çubuklarla dövüldüğünü, elektroşok verildiğini ve üzerlerine ateş açıldığını” belirtti. Ayrıca, sınır muhafızlarının köpekleri göçmenlere saldırtarak işkence uyguladığına dair de raporlar mevcut. Aralık ayında, Türkiye-Bulgaristan sınırında üç Mısırlı çocuğun ölümüne dikkat çeken Didden, Bulgar yetkililerin çocukların zor durumda olduğunu bilmelerine rağmen yardım etmediğini vurguladı: “Kurtarma ekipleri hazırdı, ancak müdahale etmeleri engellendiği için üç kişi soğuk hava nedeniyle hayatını kaybetti.”
Avrupa Göç Anlaşması ve Dayanışma Mekanizması
Avrupa Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen’in liderliğinde, bazı üye devletlerin daha sert politikalar talep etmesiyle, Avrupa’nın göç politikası giderek daha katı hale geldi. AB, göçmenleri geri iten Libya ve Tunus ile finansal destek karşılığında işbirlikleri kurdu. Ancak bu süreçte, göçmen haklarının ihlal edildiği ve AB’nin bu ülkelerdeki demokratik eksikliklere karşı tavır almadığı yönünde eleştiriler bulunuyor.
Geçen yıl Avrupa Parlamentosu, Avrupa Göç Anlaşması’nı onayladı. Bu anlaşma, Avrupa genelinde göç yönetimini daha etkili hale getirmeyi amaçlıyor. Yeni düzenlemeler, AB dış sınırlarında sıkı kontroller yapılmasını, yetkililerin göçmenlerin fotoğraflarını çekmesini ve parmak izlerini almasını öngörüyor.
Flor Didden, bu anlaşmanın sığınma hakkını koruduğunu belirtti ve “İnsanların Avrupa topraklarına girmesine izin verilmelidir. Yeni Avrupa paktı geri itmelere izin vermiyor,” dedi. Ancak, üye devletlerin dayanışma mekanizmasını benimsememesi halinde, geri itmelerin devam edeceğinden endişe ediyor.
Sığınma Hakkı Nedir?
Bir kişi, ülkesindeki zulümden kaçıyorsa, başka bir ülkede sığınma veya uluslararası koruma talep etme hakkına sahiptir. Başvurunun ardından, yetkililer kişinin bu koruma hakkına sahip olup olmadığını değerlendirir. Belçika’da bir sığınmacı, iltica başvurusu süresince ülkede kalma hakkına sahiptir. Ancak Avrupa’nın giderek sertleşen göç politikaları, bu temel hakkın geleceğini belirsiz hale getiriyor.
Halil Uygun