PKK'nın sonu, Hollanda ile "Özel ilişkinin" de sonu mu
Beş başlıkta PKK ile Hollanda arasında gerilimli geçmişin izleri.
PKK'nın sonu, Hollanda ile "Özel ilişkinin" de sonu mu
Beş başlıkta PKK ile Hollanda arasında gerilimli geçmişin izleri.
PKK'nın feshedilmesi, sadece Türkiye için değil, uzun yıllar tartışmalı bir zeminde örgütle dolaylı ilişkiler yaşayan Hollanda için de tarihi bir dönüm noktası olabilir. “Marksist-Leninist milliyetçi ayrılıkçı terörizm” olarak tanımlanan PKK ve sempatilerinin kendi kaderini tayin etme mücadelesi üzerinden Avrupa’nın siyasi ve diplomatik sahnesinde de yer buldu. Bu ilişkide Hollanda, bazen ifade özgürlüğü gerekçesiyle, bazen de siyasi hesaplarla dikkat çeken kararlar aldı.
İşte PKK-Hollanda ilişkilerinin beş kritik başlığı:
1. Lahey'deki PKK Ofisi: “İfade Özgürlüğü mü, Terör Destekçiliği mi?”
PKK, uzun yıllar Lahey'deki Stationsweg adresinde bir ofis bulundurdu. 1995’te dönemin Dışişleri Bakanı Van Mierlo, Kürt parlamentosunun sürgünde Hollanda'da faaliyet göstermesine izin verdi. Bakan, anayasal haklar kapsamında toplanma ve örgütlenme özgürlüğünü gerekçe gösterdi. 1999’da Öcalan’ın yakalanmasının ardından Lahey’de çıkan olaylar üzerine ofisin kapatılması gündeme geldi. Ancak dönemin belediye başkanı Deetman, ifade özgürlüğüne zarar vereceği gerekçesiyle buna karşı çıktı.
2. Yunan Elçiliği Baskını: Hollanda’da Rehine Krizi
15 Şubat 1999’da bir grup PKK'lı, Öcalan’ın tutuklanmasına tepki olarak Lahey’deki Yunan büyükelçisinin resmi konutunu bastı. Büyükelçi evde değildi, ancak eşi, çocuğu ve bakıcısı kısa süreliğine rehin alındı. İşgalciler ertesi sabah teslim oldu. Aynı dönemde Avrupa'daki diğer Yunan ve Kenya diplomatik temsilcilikleri de hedef alınmıştı.
3. Eğitim Kampları ve Direnişin Sonu
Hollanda uzun süre PKK’nın AB’nin terör listesine alınmasına karşı çıktı. Ancak 2002’de bu direniş sona erdi ve PKK, Avrupa'da da resmen terör örgütü olarak kabul edildi. 2004’te Liempde kasabasında PKK’nın eğitim kampı olarak kullanılan bir çiftliğe polis baskını düzenledi. Tutuklananlardan biri olan Güven Akkuş, daha sonra Ankara’da intihar saldırısı gerçekleştirdi. Bu olay, örgütün Hollanda'daki faaliyetlerine dair en somut güvenlik tehdidi örneklerinden biri olarak kayıtlara geçti.
4. Gazeteci Frederike Geerdink ve Basın Özgürlüğü Tartışmaları
Hollandalı gazeteci Frederike Geerdink, Türkiye’de PKK yandaşları ve sevenleri meselesine dair yaptığı haberlerle dikkat çekti. 2015 yılında dönemin Dışişleri Bakanı Koenders’in ziyareti sırasında “Kürt propagandası” yaptığı gerekçesiyle gözaltına alındı. Aynı yıl bir gösteriye katıldığı için üç gün daha tutuklu kaldı. 2022’de Suriye’ye geçmeye çalışırken sınır dışı edildi.
5. NATO Krizi: Rutte’ye Erdoğan Freni
PKK’nın Avrupa’daki etkisi, 2024 yılında bir başka diplomatik krize yol açtı. Cumhurbaşkanı Erdoğan, Hollanda Başbakanı Mark Rutte’nin NATO Genel Sekreterliği adaylığını haftalarca bloke etti. Gerekçe, AB ülkelerinin PKK sempatizanlarına karşı daha sert önlem almamalarıydı. Rutte, bu direnci kırmak için Ankara’ya masraflarını kendi karşılayarak gitti, Türkiye’nin önemini vurguladı. Üç gün sonra, Ankara’dan “beyaz duman” yükseldi: Erdoğan vetosunu kaldırdı.
Yeni Bir Dönem Başlıyor mu?
PKK’nın feshi, sadece Türkiye için değil, PKK ile karmaşık ilişkiler yürüten Avrupa ülkeleri için de bir dönemin kapanışı olabilir. Ancak bu “son”, uzun süredir süregelen toplumsal, siyasi ve diplomatik fay hatlarını tamamen ortadan kaldıracak mı, zaman gösterecek.
Halil Uygun