Başörtüsü yasağı Gent'te tepkilere yol açtı: "Öğrencilerimizin geleceği tehlikede"


Doğu Flanders Eyalet Meclisi, eyalet okullarında başörtüsü yasağı getirmeyi planlıyor. Gent'teki Richtpunt Kampüsü'nde görev yapan öğretmenler ve öğrenciler, bu kararın eğitimde eşitsizliği derinleştireceğinden endişe ediyor.
Başörtüsü yasağı Gent'te tepkilere yol açtı: "Öğrencilerimizin geleceği tehlikede"
Başörtüsü yasağı Gent'te tepkilere yol açtı: "Öğrencilerimizin geleceği tehlikede"

Başörtüsü yasağı Gent'te tepkilere yol açtı: "Öğrencilerimizin geleceği tehlikede"

Doğu Flanders Eyalet Meclisi, eyalet okullarında başörtüsü yasağı getirmeyi planlıyor. Gent'teki Richtpunt Kampüsü'nde görev yapan öğretmenler ve öğrenciler, bu kararın eğitimde eşitsizliği derinleştireceğinden endişe ediyor.

Başörtüsü Yasağı Gent Okullarında Huzursuzluğa Neden Oldu: “Bu, Öğrencilerimizin Geleceğini Karartıyor”

Doğu Flanders Eyaleti, Çarşamba günü yapılacak oylamayla eyalet okullarında başörtüsü yasağı getirmeyi planlıyor. Toplum Eğitimi (GO!) sisteminden ilham alan eyalet hükümeti, okulların "felsefi tarafsızlık" ilkesine göre yönetilmesini hedefliyor. Ancak Gent'teki Richtpunt Kampüsü'nde yaklaşık yüz Müslüman kız öğrenciyi doğrudan etkileyen bu adım, büyük bir huzursuzluğa neden olmuş durumda.

Henleykaai’de bulunan Richtpunt Kampüsü'nde öğrenci danışmanı Michiel Ampe, “Bu, köklü bir değişim” diyerek kaygılarını dile getirdi. "Okulumuzda yaklaşık yüz Müslüman kız öğrenci bulunuyor ve Eylül ayından itibaren başörtüsü takmalarına izin verilmeyecek. Bu karar için bir geçiş süreci öngörülmedi, ayrıca yetkililerden herhangi bir açıklama da almadık."

Bugün itibarıyla, başörtüsü yasağı Toplum Eğitimi okullarında ve pek çok Katolik okulda yürürlükte bulunuyor. Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi, geçtiğimiz yıl bu tür yasakların din özgürlüğü hakkıyla çelişmediğine hükmetmişti. Ancak Gent'teki Richtpunt Kampüsü, Doğu Flanders'te halen başörtüsüne izin verilen tek eyalet okuluydu.

Michiel Ampe, mevcut uygulamanın öğrenciler için çok önemli olduğunu belirtiyor: "Başörtüsü, birçok kız öğrencinin kimliğinin önemli bir parçası. Taliban gibi baskıcı rejimlerden kaçarak Belçika'ya sığınan aileler için başörtüsü, bir güvenlik ve aidiyet simgesi. Biz bunu onlardan almak istemiyoruz."

Ampe, yasağın ciddi sonuçlar doğurabileceği konusunda uyarıyor: “Bu karar, pek çok kız öğrencinin eğitim hayatını sonlandırmasına neden olabilir. Araştırmalar, başörtüsü yasağının Müslüman kız öğrencilerde eğitim dezavantajını iki kat artırdığını gösteriyor. Bu yalnızca özgüvenlerini zedelemekle kalmaz, aynı zamanda topluma entegrasyon süreçlerini de ciddi biçimde engeller.”

Uzman Görüşü: "Yasaklar Eğitimde Eşitsizliği Derinleştirir"

Eğitim politikaları ve insan hakları alanında çalışan Prof. Dr. Elise Martens, başörtüsü yasaklarının uzun vadede sosyal adaletsizliği artırabileceğini belirtiyor.
"Öğrencileri dini kimlikleri ile eğitim hakları arasında bir tercihe zorlamak, temel insan haklarına aykırıdır. Özellikle genç yaşlarda kimlik çatışmasına sürüklenen bireylerin okul terki oranları yükseliyor ve bu da uzun vadede işsizlik, toplumsal dışlanma gibi riskleri beraberinde getiriyor," diyor Martens.

Martens'e göre, eğitim kurumlarının tarafsızlığı, öğrencilerin inançlarını bastırmak değil, farklılıkları eşit şekilde koruyarak kapsayıcı bir ortam oluşturmaktır: "Gerçek tarafsızlık, tüm öğrencilerin kendilerini güvende hissetmelerini sağlamakla mümkündür."

Arka Plan Bilgisi: Belçika'da Başörtüsü Yasağının Tarihsel Süreci

Belçika'da başörtüsü konusu uzun süredir tartışmaya neden oluyor. 2000'li yılların başında, özellikle Toplum Eğitimi (GO!) çatısı altındaki devlet okulları başörtüsüne kısıtlamalar getirmeye başladı. 2009 yılında GO! sistemine bağlı okullarda resmi olarak başörtüsü yasağı getirildi. Bu karar, ülke genelinde pek çok tartışmayı tetikledi.

Bazı Katolik okulları da bu yasağı uygulamaya koydu, ancak çoğu Katolik okul, öğrencilerin dini sembollerini taşımasına izin vermeye devam etti. Başörtüsü yasağı uygulamaları, Belçika'nın farklı bölgelerinde değişiklik gösterdi: Flanders bölgesinde daha sıkı bir politika benimsenirken, Wallonie (Walon) bölgesinde bazı okullarda daha esnek uygulamalar görüldü.

Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM), 2023 yılında Belçika'da uygulanan başörtüsü yasağının, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin din özgürlüğü ilkesine aykırı olmadığına hükmetti. Ancak insan hakları savunucuları, bu kararın özellikle genç Müslüman kadınların eğitim ve iş hayatına katılımını olumsuz etkileyebileceği konusunda uyarıyor. Bugün, Belçika'da devlet okullarının büyük bir çoğunluğunda başörtüsü yasağı uygulanıyor. Ancak bazı yerel yönetimler ve okullar, bu konuda farklı, daha kapsayıcı politikalar geliştirme yolları arıyor.

Öğretmenlerden Direniş: Açık Mektup Gönderildi

Bu gelişmelerin ardından Gent'teki Richtpunt Kampüsü'nden on öğretmen ve destek personeli, Doğu Flanders İl Meclisi üyelerine açık bir mektup göndererek yeni yönetmeliğe karşı oy kullanmaları çağrısında bulundu.

Muhalefetteki Groen partisinden Gent Belediye Meclis Üyesi Riet Gillis, "Gent belediyesine bağlı okullarda başörtüsüne izin veriliyor ve bu, hiçbir soruna neden olmadı" diyerek yasağa açıkça karşı çıktı.

Öte yandan, çoğunluk koalisyonundaki partiler arasında da fikir birliği sağlanabilmiş değil. Vooruit Fraksiyonu Başkanı Bruno Matthys, “Konu üzerinde halen müzakereler yürütüyoruz” derken, CD&V Fraksiyonu Başkanı Filip Van Laecke ise koalisyon anlaşmasını desteklemeye devam ettiklerini fakat başörtüsü yasağına ilişkin tartışmalara açık olduklarını belirtti.

Karar Anı Yaklaşıyor

Çarşamba günü yapılacak oylama, yalnızca Gent'teki öğrenciler için değil, Belçika'daki eğitimde tarafsızlık ve özgürlük dengesi açısından da kritik bir dönüm noktası olacak. Yasağın kabul edilmesi durumunda, Gent’teki Richtpunt Kampüsü'ndeki başörtüsü serbestliği sona erecek ve öğrenciler inançları ile eğitimleri arasında zor bir seçim yapmak zorunda kalacak.

Halil Uygun

 

Etiketler:





Bu site çerez kullanıyor. Siteye göz atmaya devam ederek çerezleri kullanmamızı kabul etmiş oluyorsunuz. Şartlar ve Koşullar