Anvers’te Pro-Filistin protestosu krize dönüştü: Koalisyon ortakları N-VA ve Vooruit belediye meclisinde çatıştı
Anvers’te pro-Filistin gösterilerine yönelik polis müdahalesi, belediye meclisinde N-VA ve Vooruit partilerini karşı karşıya getirdi. Tartışma, Flaman siyaseti genelindeki Filistin ayrışmasını da yeniden gündeme taşıdı.
Anvers’te Pro-Filistin protestosu krize dönüştü: Koalisyon ortakları N-VA ve Vooruit belediye meclisinde çatıştı
Anvers’te pro-Filistin gösterilerine yönelik polis müdahalesi, belediye meclisinde N-VA ve Vooruit partilerini karşı karşıya getirdi. Tartışma, Flaman siyaseti genelindeki Filistin ayrışmasını da yeniden gündeme taşıdı.
Belçika’nın Anvers kentinde haftalardır süren pro-Filistin gösterilerine yönelik polis müdahalesi, şehir yönetimindeki koalisyon ortakları N-VA ve Vooruit arasında derin bir krize neden oldu. Belediye meclisindeki son oturumda tansiyon yükseldi; iki parti, protestoların yönetimi konusunda birbirine sert eleştiriler yöneltti. Tartışmalar, sadece yerel siyasette değil, Flaman bölgesi genelinde de Filistin politikaları üzerinden büyüyen siyasi ayrışmanın yeni bir yansıması olarak değerlendiriliyor.
Vooruit'ten Sert Suçlama: “Barışçıl göstericilere iki hafta üst üste müdahale kabul edilemez”
Oturumda söz alan Vooruit meclis üyesi Ben Segers, polis müdahalesinin barışçıl protestocuları hedef aldığını belirterek Belediye Başkanı Els van Doesburg’u ağır ifadelerle eleştirdi.
Segers, kürsüde şu sözleri sarf etti: “Barış için yürüyen insanlara böyle davranılmaz. Bir kez değil, iki hafta üst üste aynı sert müdahalenin yaşanması kabul edilemez. Demokratik protesto hakkı bu şekilde sınırlandırılamaz.”
Segers, özellikle bazı genç eylemcilerin yaka paça gözaltına alınmasına tepki gösterdiğini, bunun şehrin imajına zarar verdiğini savundu. Ayrıca, belediyenin Filistin konusundaki tutumunu “tek taraflı ve duyarsız” olarak nitelendirdi.
N-VA cephesi geri adım atmıyor: “Müdahale tırmanma isteyen gruba yönelikti”
Eleştirilerin hedefindeki Belediye Başkanı Els van Doesburg, polis müdahalesini savunarak önceliğin kamu düzeni olduğunu vurguladı.
Van Doesburg, “Eylem alanında her pazartesi düzenli olarak bir araya gelen farklı grup var. Büyük çoğunluğu barışçıl ama içlerinden küçük bir grup sürekli tırmanmayı hedefliyor. Polis müdahalesi bu sert çekirdek gruba yöneliktir. Kamu düzeni korunmak zorunda,” dedi.
N-VA’lı meclis üyesi Sven Lievens ise tartışmaya daha da sert bir dille katılarak, “Uslu olana ödül, yaramaza sopa. Kurallara uyan protestoculara hiçbir müdahele yapılmadı. Ancak radikalleşmeye çalışan gruplara karşı polis görevini yaptı,” ifadelerini kullandı.
Arka planda büyüyen siyasi fay hattı: Flaman Hükümeti’ne de sıçrayan çatlak
Anvers’teki koalisyon içi çatışma, aslında daha geniş bir siyasi bağlamın parçası. Flaman hükümetinde yer alan CD&V ve Vooruit, 2025 yılının Ağustos ayında, koalisyon ortağı N-VA’yı dışlayarak, İsrail’e yaptırım uygulanması ve Filistin devletinin tanınması çağrısı içeren ortak bir önergeyi parlamentoya sunmuştu. Bu hamle, Filistin politikalarında daha sert çizgi izleyen N-VA’ya karşı açık bir siyasi mesaj olarak yorumlanmıştı. Dolayısıyla Antwerp’te yaşanan son tartışma, Flaman siyasetinde uzun süredir devam eden Filistin merkezli görüş ayrılığının yerelde de patlak vermesi olarak değerlendiriliyor.
“Antwerpse Coalitie voor Palestina”: Taleplerimiz karşılık bulmazsa Ocak’ta yeniden belediye önündeyiz
Anvers’te her pazartesi toplanan “Antwerpse Coalitie voor Palestina” sözcüsü, son haftalardaki polis müdahalesinin ardından belediye ile yaptıkları görüşmelerden sonuç alamadıklarını belirterek şu açıklamayı yaptı: “Barışçıl protesto hakkımızı savunmaya devam edeceğiz. Belediye yönetimi taleplerimizi duymazsa Ocak ayında yeniden belediye binası önünde olacağız.”
Koalisyon, şehir yönetiminden şu adımların atılmasını talep ediyor:
- İsrail ile resmi ve kurumsal ilişkilerin gözden geçirilmesi,
- Şehir düzeyinde Filistin’e yönelik dayanışma programlarının artırılması,
- Protesto hakkının “engellenmeden” garanti altına alınması.
Öte yandan eylemciler, polisin özellikle Suikerrui bölgesinde önceki haftalarda uyguladığı sert müdahaleleri hatırlatarak, “her hafta yeni bir baskı türüyle karşılaşıyoruz” görüşünü dile getiriyor.
Siyasi kriz derinleşiyor: Koalisyonun geleceği tartışılıyor
Anvers’teki tartışmalar yalnızca bir protesto müdahalesi etrafında yoğunlaşmış görünse de, analistler bu krizin koalisyon ortakları arasındaki güvensizliği artırabileceğini ve belediye yönetimindeki işbirliğini zorlaştırabileceğini belirtiyor.
Özellikle N-VA’nın güvenlik odaklı yaklaşımı ile Vooruit’un insan hakları ve protesto özgürlüğünü öne çıkaran çizgisi arasındaki farkın, önümüzdeki dönemde daha büyük çatışmalara yol açabileceği ifade ediliyor.
Anvers’teki pro-Filistin protestoları artık yalnızca sokak hareketi olmanın ötesine geçerek, şehrin siyasi dengelerini sarsan bir kriz hâline geldi. Koalisyon ortaklarının karşı karşıya geldiği bu tartışmanın, Ocak ayında yeniden yapılması beklenen protestolarla daha da büyümesi bekleniyor.
Halil Uygun
